4 Mart 2010 Perşembe

Kaçanla Koşanın Farkı



"Kaçmak, garantisi değildir yaklaşmak istediklerimizin..."

21 Ağustos 2009'da yazmışım bu cümleyi, az önce rastladım. (Harici belleğe ihtiyaç duyanlar, mutlaka yazı yazmalı :)

Yazının geri kalanında da birer cümle ile, neyden kaçtığımdan ve neye varmak istediğimden bahsetmişim. Sonunda da "Sadece, o yöne koşmakta olduğumu diliyorum." demişim.

Sanırım doğru yoldayım :)

Hazır hepimiz kimi sebeplerle -doğduk doğalı- bir şeylerden kaçmaya çalışırken, nereye koştuğumuza da dikkat edelim istedim.

Tabana kuvvet, yöne dikkat :)

not1: Yazıyı yapıştırıverseydin de ne kendin yorulsaydın, ne bizi yorsaydın, zaten kısaymış, böyle yazman daha uzun bile sürdü diyebilirsiniz. Size güncelleşmiş halini sunayım dedim, hepsi bu :)

not2: "Bu nasıl blog yazısı, saymam" diyor içimin bir yanı. Ama derginin yeni sayısının tema yazısını taze bitirmemin huzuruyla bunu hoş görüyorum. Size de kısa geldiyse, siz de görün :)

Ilgıt'ın selamı var.

04.03.10

3 yorum:

  1. aleykümselam! kısa oldu diye yerinme, güzel oldu diye de övünme :) şairane bir dokunuş, hayatın zamansız gerçeklerinden birine.. sen daima yazmalısın biliyorsun dmi...

    YanıtlaSil
  2. bana bunu söyleyen kişi sayısı, seninle beraber 3 oldu şafak, teşekkürler :) hayırlısı diyeyim :)

    YanıtlaSil
  3. üç noktanın devamını getireyim: "kaçmak, garantisi değildir yaklaşmak istediklerimizin; ama yine de nedensiz bir koşutluk içerir ulaştıklarımızla."

    YanıtlaSil