5 Aralık 2009 Cumartesi

Geçmiş Zamanda Mutluluk

“Mutluluk, bittiğinde anlaşılır” demiş biri, benden evvel…

Yaşarken neden o eşik değerimizi aştığımızı hissetmekten alıkoyuyoruz kendimizi… Doyumsuzluktan mı dersin? “Hala sıkıntılarım var görünürde, dur hele bunun neresi tam, neresi mutluluk” mu diyoruz? Yoksa aksine, kabullenir mi olduk, süreksizliğini… “Ben biliyorum, yine böyle olmuştu, ama bitmişti.” diyip, ket mi vuruyoruz hissettiklerimize. Mutluluğu -cumartesiyi- sürdüreceğimiz vardıysa da, günümüzü pazara çekip, sendrom öncesine mi hapsoluyoruz… Tüketip, haklı çıkıyoruz… Haklı çıkmanın buruk mutluluğunu da utanmayıp, tanıdık bilip, -ki hiçbir durumda hiçbir şeyi hak etmemizin söz konusu olmadığına inanırım-, güvende mi hissediyoruz kendimizi… “Şükür, yine bildiğim sulardayım, durgunluğum gel beri…”

Mutlu olduğumuzu söylemekten hep kaçınırdık biz zaten. Düşündük, sebep aradık, “Neden böylesi korkuyoruz, mutluluğumuzu bırak söylemeyi, kendi kendimize bile yazamıyoruz, itiraf edemiyoruz”a… Nazar dedik, nispet yapmamak dedik, bozulur dedik, durduk… Çünkü mutluluk, zaten insanın yüzünden okunan bir şeydi, metrelerce öteden… Öyle bir ışıltıydı ki o taşıdığımız –taşıyamadığımız-, yokluğu değil, varlığı sezilirdi, uzun bir aradan sonra yüze yerleştiğinde… Sonra günü gelir -hatta pek de çabuk gelir-, hayattan o ışığı sömüremez olurduk, hayat bizi yeniden esmer kılardı, ve o ilk gün her ne kadar taşımaya çalışsak da aynı gülümser ifadeyi suratımızda, arkadaşın teki tutar çekerdi kolumuzdan, “Bugün bir durgunluk var sende, hayırdır” derdi…

Hayır hayır…

Haayır…

“İnsanca özlemler dünyaya uymuyorsa,
Bozuk olan dünyadır, insanca özlemler değil…”
Oruç Aruoba

Ilgıt Teyhani
5 Ara. 09

3 yorum:

  1. Mutluluk; bu dünyadan olmayacak kadar temiz, bu dünyaya sığmayacak kadar büyük! Anlamak tabiri caizse "koca yürekler"in işi.. Kalemine sağlık denenden bir tane :)

    YanıtlaSil
  2. mutluluk için porter's five forces in harvard business review konulu makaleme de bir göz atabilirsiniz:)
    ahan da link: http://skykhanstar.blogspot.com/2009/01/socrates-daha-sonra-plato-ve-sonrasnda.html

    YanıtlaSil
  3. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil